“Havale, epilepsi hastalığına yol açmaz”

“Havale, epilepsi hastalığına yol açmaz”

Ateşli havalenin aileler için çok korkutucu bir durum olmasına rağmen aslında çocuğa zarar veren bir durum olmadığının altını çizen Çocuk Sağlığı...

İSTANBUL, (DHA)- Ateşli havalenin aileler için çok korkutucu bir durum olmasına rağmen aslında çocuğa zarar veren bir durum olmadığının altını çizen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gafur Doğdu, "Sanılanın aksine ateşli havale epilepsi -sara- hastalığına yol açmaz sakat bırakmaz ya da ölüme yol açmaz. Böyle bir durumda çocuğun sağa sola çarpıp düşüp kendine zarar vermesi engellenmelidir" dedi.

İSÜ Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gafur Doğdu, çocuklarda sıklıkla görülen ateş konusunda açıklamalarda bulundu. Ateşin tanımını yapan Uzm. Dr. Doğdu, "Ateş, patolojik uyaranlara yanıt olarak vücut sıcaklığının normal günlük periyodik değişimin üzerine çıkması olarak tanımlanır. Yüksek ateş tek başına bir hastalık değildir ve asıl olarak başka hastalıklardan dolayı ortaya çıkan ciddi bir semptomdur" diye konuştu.

AŞIDAN SONRA ATEŞ YÜKSELEBİLİR

Çocuklarda ateşin neden görülebileceğine değinen Uzm. Dr. Doğdu, "Çocuklarda ateşe yol açma olasılığı en yüksek olan patolojik uyaran enfeksiyondur. Bununla birlikte, kanserler -maligniteler- ve otoimmün hastalıklar dâhil olmak üzere başka hastalıklar da ateşe yol açabilir. Ayrıca çocuklarda ateşin bir nedeni de aşırı giydirmedir. Bebekler, özellikle de yenidoğanlar, aşırı giydirildiklerinde, battaniyeye sarıldıklarında veya sıcak bir ortamda tutulduklarında ateşleri yükselebilir. Çocuklarda aşı yapılması da ateş nedeni olabilir. Bebekler ve çocuklar bazen aşı olduktan sonra yaklaşık bir gün süren hafif bir ateş yükselmesi gösterebilirler. Diğer bir neden olan diş çıkarmada vücut ısısında hafif bir artış olabilir, ancak dişe bağlı 37,8 derece üstü pek yükselme görülmez" dedi.

YANAKLARDA KIZARIKLIK GÖRÜLEBİLİR

Uzm. Dr. Gafur Doğdu, çocuklarda ateş sırasında görülen belirtileri şu şekilde sıraladı:

"Nefes alma vermelerinde sıklaşma -taşipne-,

Kalp atışının artması -taşikardi-,

Titreme, üşüme veya terleme,

Yanaklarda kızarıklık,

Huysuzluk, huzursuzluk."

ÇOCUKLARDA DOĞRU ATEŞ ÖLÇÜMÜ

Doğru ateş ölçümünün nasıl olması gerektiğinden bahseden Uzm. Dr. Doğdu, "3 yaş ve altındaki çocuklar için rektal -makattan ölçüm- sıcaklık tercih edilmelidir. 4 yaş ve üzeri çocuklarda ise ağızdan ateş ölçümü yapılmalıdır. Her yaş için uygulanan yöntem ise koltuk altı -aksiller- veya alın en kolayıdır. Ancak bu yöntem çocuklarda daha az doğrudur. Timpanik -kulak içi- 6 ay ve üzeri çocuklar için uygundur. Çocuğun ateşinin aşağıdaki seviyelerden birinde veya üzerinde olması ateştir. Rektal, kulaktan ve alından ölçümde 38 derece ve üzeri, ağızdan ölçümde 37,8 derece ve koltuk altı ölçümde 37,5 derece üzeri ateş kabul edilir" ifadelerini kullandı.

BOL MİKTARDA SIVI TAKVİYESİ YAPILABİLİR

Çocuklarda ateşin nasıl düşürülebileceğini anlatan Uzm. Dr. Doğdu, şu bilgileri paylaştı:

"Çocuğun ateşi yükselirken titremesi normal bir durumdur. Kalın giysiler, çocuğun ateşinin daha da yükselmesine yol açar. Bu yüzden çocuğa kalın giysiler giydirilmemeli, üzeri üşüdüğü gerekçesiyle örtülmemelidir. Ateşli çocuğun bulunduğu odanın ısısı 21 -22 derece arasında tutulmalıdır. Ateş, terlemeyi ve solunum sayısını artırarak sıvı kaybının da artışına yol açar. Çocuğa bol miktarda sıvı verilmelidir. Ateş, çok yüksekse ılık su ile -29-32 derece- pansuman veya nadir olarak banyo yaptırabilirsiniz, ancak çocuğu asla soğuk ıslak havlu veya çarşafa sarmayın ya da direkt soğuk duşun altına sokmayın. Bu uygulamaların yanında çocuğun yaşına ve kilosuna uygun dozda ateş düşürücü şurup ve fitillerde kullanılabilir. Unutulmaması gereken noktalardan biri, aspirinin ateş düşürücü olarak çocuklarda kullanılmaması gerektiğidir."

HEKİME GİDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR

Uzm. Dr. Doğdu, hangi durumlarda doktora gidilmesi gerektiğini şöyle sıraladı:

"3 ayın altındaki tüm ateşli çocuklar mutlaka doktora götürülmelidir.

Ateşle beraber cildinde döküntüler oluştuysa,

Ateşi düşmesine rağmen huzursuzluğu sürüyorsa,

Zor ve sık nefes alıyorsa,

Öksürük, hırıltı, kulak ağrısı, karın ağrısı, boğaz ağrısı, devamlı kusma, sık ishal, idrar yaparken yanma, idrar renginde değişme beslenme güçlüğü varsa,

Bıngıldağında atma ve kabarıklık varsa,

Çocuğunuz 2 yaşından küçükse 24 saatten fazla, 2 yaş üzerinde ise 3 günden uzun süre ateşi devam ediyorsa,

Ağzında kuruluk, gözyaşının olmaması, göz küresinde ve bıngıldakta çöküklük idrar miktarında azalma gibi sıvı kaybı bulguları varsa, vakit kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır."

GÖZLERDE KAYMA GÖRÜLEBİLİR

Ateşli havale konusundan bahseden Uzm. Dr. Doğdu, "Ateş eşliğinde ortaya çıkan havaledir. Havale bilinç kaybı, gözlerde kayma, dudaklarda morarma, nefesin kesilmesi, vücudun tümü ya da bir bölümünde kasılma, idrar veya dışkı kaçırma şeklinde ortaya çıkabilir. Sıklıkla 6 ay-5 yaş arası çocuklarda, en sık 18-22 aylar arasında görülür. Ateşli havale 37,4 derece ateşte olabildiği gibi 40-41 derece ateşli çocuklarda görülmeyebilir, yani ateşli havale ateşin derecesi ile ilişkili değildir. Ailesel geçişin olduğu düşünülmektedir. Havale öncesi ya da sonrasında 38,5 derece veya üstünde ateş vardır. Ateşli havale genellikle kısa sürer; çoğu zaman 3 dakikadan kısadır" diye konuştu.

EPİLEPSİYE YOL AÇMAZ

Ateşli havalenin aileler için çok korkutucu bir durum olmasına rağmen aslında çocuğa zarar veren bir durum olmadığının altını çizen Uzm. Dr. Doğdu, "Sanılanın aksine ateşli havale epilepsi -sara- hastalığına yol açmaz sakat bırakmaz ya da ölüme yol açmaz. Böyle bir durumda çocuğun sağa sola çarpıp düşüp kendine zarar vermesi engellenmelidir. Çocuğunuzu kucağınıza alıp sırtı size dönük pozisyonda, başı yan dönük ve başı hafifçe aşağı pozisyonda tutabilirsiniz. Hava yolunu açık tutarak en yakın sağlık merkezine başvurmak yapılacak en doğru harekettir" dedi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı